Maya Kehaneti: 2012 - Veysel Tunç


2012, şu dünyanın sonunun olacağı ve insanların tümüyle yok olacağına inanılan yıl.

Birçok insan bu söylentiler yüzünden tedirgin. Gerçekten insanların hayatı sona mı erecek? Bu elbette 2012 yılına kadar bir soru işareti olarak kalacaktır. Ama gerçek şu ki insan hayatının bir gün elbet sona ereceğidir.

Yazının Devamı İçin Tıklayın

Kaderimiz - Murat Mutlu



6 bin yıllık bir tarihe sahip olan Doğu - Batı mücadelesinin nedenlerine ve sonuçlarına baktığımızda 6 bin yıl önceki nedenler ve sonuçlarla aynıdır: Ekonomi ve Savaş. Farklı olan bir şey var mı?

İnsan henüz ateşli silahları ya da daha geriye gidersek henüz kemik parçalarıyla hayvan öldürdüğü sırada birbiriyle mücadele etmeye başladı. (Evet, belki hayatını devam ettirmek için; ama) İnsan ilk adımını atıp da hayvanı ötekileştirip onu katletmeye başladıktan sonra neden daha aşırısını benimsedi? Bunun cevabı bende kayıp...

İnsanoğlu ötekileştirme sevdasında kurtul(a)madı ve sonunda ırkdaşını ötekileştirmeye başladı ve başardı. Öyle ya madem doğaya karşı başlattığı ötekileştirme savaşını kazandı neden kendinden olana da savaş açıp kazan(a)masın? Doğadaki en güçlü yaratık kendi insansa en güçlü insan da o olmalıydı. Bu yüzden dünyaya, doğaya, insana gücünü göstermeliydi.

Önce benim klan, dedi sonra benim sitem, benim devletim, benim imparatorluğum son karede de benim olduğum taraf. Ürkmemek elde mi?

Bugüne bakın. Herkes yazıyor, çiziyor, anlatıyor. Tek kutuplu dünya bitiyor, bitti, ha bitti ha bitecek. Dünya artık 2 hatta 3 kutupluymuş. Hatta bir köşe yazarı: "1.5 kutuplu dünya" demişti. Lokantaya gitmiş de 1.5 iskender istiyor sanki. Amacım onu eleştirmek değil; ama sonuç şüphe edilemeyecek kadar vahim.

Tamam kabul ediyorum ayrı kutuplardayız. Biz Doğu onlar Batı. Bu yüzden düşman mı olmalıyız? Ötekileştirmeye devam mı etmeliyiz? Mücadele mi edip zaten yaşanamaz hale gelen dünyayı daha da yaşanamaz hale mi getirmeliyiz? Benim bu soruya olan cevabım kayıp değil.

İnsana yakışır (istisnalar dışında hiç olmadı ama...) bir şeklide insanca el ele, gönül gönüle yaşamalı.

Son yazımda Kızıl Baron filminden bir replik alıntılamıştım: "Dünya'yı kanlar içinde yüzen bir mezbahaneye çevirmişiz" evet maalesef bu dünya içinde yaşanamayacak bir mezbahaneye dönüştü; ama o mezbaheneyi temizleyip yaşanacak hale getirmek yine biz insanların elinde. Biz ölmek / öldürmek için değil yaşamak / yaşatmak için geldik bu dünyaya. Bu bizim kaderimiz.

Sözgâh - Cemil Taşkıran


Kısa; ama bir hayat kadar değerli sözler vardır. Hayatımız içinde bazen öyle durumlarla karşı karşıya olduğumuz anlar olur ki onları açıklamaya tüm gayretlerimize rağmen başaramayız. Büyük şahsiyetler bize derman olmaya çalışır ve kısa ama bir roman kalınlığında anlam içeren sözleriyle bir bakıma hayatımıza yön veren düşüncelerini aktarırlar. İşte sizlere yön belirtecek, birkaç özdeyiş.

- Nefret konusunda dikkatli olunuz. Saygıyla yaklaşın nefrete. Öyle soylu bir duygudur ki o, küçük kişisel düşmanlıklarla harcanmamalıdır. Nefret sevgiden yüz kez fazla enerji gerektiren bir coşkudur. Onu bir kişiye değil, bir davaya karşı yüceltin. Hoşgörüsüzleğe, adaletsizliğe, ahmaklığa karşı yöneltin. Nefret hassas insanların gücüdür. Gücü ve büyüklüğü, kişisel çıkarlar gözetilmeksizin kullanılmasına bağlıdır.

Olive Moore (İngiliz Romancı)

- İnsan olmak demek, insan olmamak tehlikesine açık bulunmak demektir. İnsan, sahip olduğu şeylerden çok yaptığı şeylerden, davranışlardan ötürü zoolojik skolanın dışına çıkar. (...) Düşünmek insana bahşedilmişl bir şey değildir; Emekle geliştirilen bir eylemdir. Ve düşünmek için yaşamıyoruz, yaşamayı sürdürmek, hayatta kalabilmek için düşünüyoruz.

Ortega Y. Gasset

- Şimdi yükseklerde bulutlarla birlikte yaşamak vardı özgürce...

Yerde alçakça yaşamanın ne anlamı var ki...

Cemil Taşkıran

- Yüce Allah bizi yaratırken iki yuvarlak organ vermiştir. Biri oturmak diğeri ise düşünmek için. Başarımız hangisini daha çok kullanmamıza bağlıdır.

Konfüçyüs

- İnsan bazen toplum içinde yalnız, yalnızlık içinde kalabalık yaşayan bir mahlukattır.

Cemil Taşkıran

- Bir yerde küçük insanları büyük gölgeleri oluşuyorsa orada güneş batıyor demektir.

Anonim

- Müzik, dinletisi bakımından öznel, varlığı bakımından evrenseldir.

Cemil Taşkıran

müzik blogu hakkında

müzikblogu müzik arşivi toplayan, toplamaya çalışan, benim arşivle işim yok sevdiğim/beğendiğim sanatçının albümlerini, şarkılarını dinlerim diyen apopülerdergi müdavimlerini sanatçılar ve albümleri hakkında genel bilgi vermektir.
Diskografi bilgilerini en az hatayla eklemeye çalıştığımız için tüm bilgiler sanatçının web sayfasından,resmi fan klübünden ve güvenilir web sayfalarından (Vikipedi örenğindeki gibi)yararlandık. Eh iyi yapmışız gibi
Ayrıca blogda zaman zaman müzik dünyasından da haberler göreceksiniz.