21. Yüzyılın Beyaz Altını Bor / Cemil Taşkıran

Bor madeni, bugün dünyada birçok bilim adamı ve araştırmacının onayından geçmiş ve 21. yüzyılın stratejik ve vazgeçilmez bir hammaddesidir. Türkiye, şu anda elinde bulundurduğu bor rezervleriyle dünyada tek söz sahibidir. Dünya genelinde tespit edilen verilere göre Türkiye, dünya bor rezervlerinin %72’sine sahiptir. Dünya’da 521 milyon tonluk rezervin 330 milyon tonu Türkiye’de bulunmaktadır.
Geçmişe bakacak olursak bir zamanlar dünya savaşları petrol için yapılıyordu. Ancak petrolün bitme noktası geldiği süreçlerde bor önem kazanacaktır. İleriyi gören ülkeler 200 veya 300 yıllık enerji ve yakıt birikimi yapmaya çalışıyor ve bunun için hangi madenlere ihtiyaç duyacağını şimdiden tespit etmeye çalışıyor. Bu hesaplar yapılırken o bölgenin halkı uyandırılmadan, farkına vardırılmadan yapılıyor. Bu görüş ile ileri sürülecek fikirlerden biri Türkiye’nin yaşadığı Musul – Kerkük sorunudur. Lozan Antlaşması’nda Musul – Kerkük hep ertelenmiş ve çözümü uzatılmıştır. Musul ve Kerkük için hep başka konulardan bahsedilmiş ve burada var olan zenginliğe değinilmemiştir. 90 yıl sonra bir bakıyoruz ki bu pazarlık “petrol” pazarlığıymış ve Türkiye bunun farkına varamamıştır. Bor madenlerinde de aynı hataya düşmemeliyiz ve bunun değerini şimdiden bilmek zorundayız. Olur da 3. Dünya Savaşı çıkarsa -ki Dünya üzerindeki enerji kaynakları tükenmeye yüz tutunca güçlü devletler kendi yaşamlarının devamı için zayıf ülkelere saldıracaklardır- Türkiye’de risk altındadır. Çünkü günümüz ve geleceğin santralleri artık nükleer santrallerden oluşacak ve bunun ham maddesi olan uranyumun zenginleştirilmesi için bor’a ihtiyaç duyulacaktır. Bunun dışında bor, tıp, eczacılık, nükleer santrallerde koruyucu, suni gübre, cam vb. alanlarda ham madde olarak kullanılmaktadır.
            Türkiye, 1961’den bu yana nükleer santral kurmaya çalışıyor. Ancak dış etkenlerden ötürü hep ertelenmiştir. Bugün Avrupa ve Amerika’da 472 nükleer santral var. İslam ülkelerinde ise sadece 1 tane -Pakistan’da- santral var. İran, nükleer santrali kurmak için uranyum %99 zenginleştirmeye ihtiyaç varken bu oran daha % 4’lerde iken AB, ABD bunu bir dış tehdit olarak algılıyor ve İran’a (şimdilik siyasi ve ekonomik olarak) saldırıyorlar.
            Kısacası, bor önemli ve geleceğin maddesidir. Belki de ilerde Türkiye daha da önemli bir ülke olacaktır. Bu durum ise bor’un önem kazanmasıyla doğru orantılı olacaktır.

Osman Gazi Üniversitesi Bor Uygulama ve Araştırma Merkezi internet sitesine gitmek için tıklayın.

Balıkesir Üniversitesi Bor Araştırma ve Uygulama Merkezi internet sitesine gitmek için tıklayın.

Maden Mühendisleri Odası 4. Uluslararası Bor Sempozyumu internet sayfasına gitmek için tıklayın.